Kayıtlar

Ağustos, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Dalgakıran

Merhaba Sevgili Okur, Kademeli yükseliş serimize bir müddet ara verdiğimizi duyurmak için geldim. Bugün yalnızca iç dökmek için buradayım. Ne bir hedef ne bir düşünce ne sıralı ve anlamlı birkaç cümle kurma çabası.. yalnızca hayatımın içinde olup bitenler biraz fazla geldiğinden, şiir yazmaya oturup saatlerce mısra çıkarabilecekken şimdilik ne olduğunu çözmek için buraya koştum. Herkesten uzak kaldığımda sığındığım limanıma.  Dostluk sevgili okur, bugünlerde biraz askıda beklemektedir. Bugünlerde biraz kendi içimin seslerini duymak isterim. Ama dostlarımdan ayrı bir ben var mı ki? Dostlarımın acıları, sancıları, ümitsizlikleri, imtihanları... Gözlerimin önünde büyük bir resim oluşuyor her birinin hayatına dair. Hepsi için yolların ne kadar güzel kıvrılacağını bilip bütün kalbimle inansam da bunu onlara gösterebilecek kabiliyette miyim?  Hayır sevgili okur, hayır. Çünkü dostlarım, her birinin yüreğinde ayrı bir acının tohumu catlarken ve çarpışırken duyguları inançları ve düşünceleri bi

EKSİ 9

   Sevgili Okuyucu, Varoluşa yönelik birkaç soru yöneltmiştim dün yazdığım yazıda. Bizi biz yapan şeyler artık yerlerinde değiller ise biz biz olmaktan çıkmış olur muyuz?  Bence bu soru oldukça illüzyonlu bir soru. Bizi biz yapan değerlerimiz, bizi dönüştüren de şeyler oluyor genelde. Normlardan bahsetmiyorum yalnızca hayır, duygulardan, yanlışlardan ve perspektiften  de bahsediyorum. Bundan iki yıl önceki kendimden hiç eser kalmamış olsa ne olur ? Ben zaten başlı başına bu değişimin kendisi değil miyim? Ben zaten başlı başına değişimin kendisiyim. Dönüştükçe, varlığımı bir adım öteye götürdükçe -ki bir adım öte her zaman ileriye gitmek demek değildir- ben yaratılıyor değil miyim? Nasıl olsa yaratıcı kendimin en iyi versiyonuna erişebilmemi kastederek beni dünyaya yollamadı mı? Kutsal kitaplar, peygamberler, vahiyler, dervişler, halifeler bize bunun için bırakılmadı mı? O halde ben, niçin değişirken varlığımın zedelenmesinden korkuyorum. Her ne yola gidersem gideyim, değişirken yaratıl

Eksi 10

  Sevgili Okuyucu, Bu mektup geç kalmışlığıma şikayetimin tezahürüdür. Yazmakla arama giren 9 aylık ayrılığın elbet bir sebebi var. Kalemimden ayrı kaldığım bu sürede bir bakıma kalbime oldukça yakınlaştım da sayabilirim kendimi. Bu yüzden affınızı istiyorum.  Ruhumun içinde dönüp dolaşanları dile dökmem günden güne zorlaşıyor. Düşüncelerim, inandığım her şey günden güne parçalanıp günden güne etrafa dağılarak benliğimi yeniden inşa ediyor. Ben bu devinim içerisinde kah hüzünlü kah keyifli biraz kararsız biraz acemi yürüyüp duruyorum. Hayatın içinde barındırdığı ihtimalleri hep çok seviyorum. Gücümü tüketen bazı haller oluyor etrafımda. Çok sevdiğim bir kalbi dahi acımasız görebiliyorum bazen yanı başımda. Ama bunlar hiç sorun oluşturmuyor. Esas meseleyi arayıp duruyor kalbim bütün bu oluşların arasında. Hep daha anlamlı bir parçayı ararken buluyorum kendimi. Nihayetinde bütün sorular ve cevaplar bir noktayı aydınlatmak üzere çalışıyor.  Var olmak sevgili okur, var olmak.. Konuşmak ve